GÜRÜLTÜ




Aslında aklımda bambaşka bir yazı konusu vardı benim.. Taa ki  dışarıda bangır bangır çalan “annem annem🎼🎼”  şarkısına muzdarip oluncaya kadar..

Hatırladınız mı şarkıyı?

Özellikle, şu ses yarışmacılarında prim yapan şarkılardan biriydi, her yorumlayan(!) sesi yettiğince bağırarak söylüyordu ya.

Evet, işte o..👍

Kabus gibi..😂

Bu kadar güzel bir kavram, bir şarkının gürültüsünün içinde anca bu kadar yok edilebilir..

Neyi çağrıştırdı bana biliyor musunuz?

İlkokulda, özel günlerde, bahçede yapılan törenlerde kürsüye çıkıp şiir, kompozisyon falan okurduk ya.. Bazıları, aman Allah, bağıra bağıra, feryat figan okurdu, öğretmenin gözüne girmek için..

Ne söyledikleri anlaşılıyordu, ne de bir duygu akışı vardı😀

Her okulda var mıydı bilmem, bu arkadaşlardan?😂😂

Bitince oh derdik, bitti.. 

Bu arada, yazıma ilham kaynağı olan şarkı da bitti😂

Huzur..👍

Gürültüden çok rahatsız olan biri değilim, ama gürültü yapan kelimelere hiç katlanamıyorum, çünkü gürültü yapan kelimelerin biraz daha yüzeye yakın bir yerlerden çıkıp geldiğini düşünüyorum.. 

Hatta, bence, bir değerden, güzellikten insanları soğutmanın en kestirme yolu.. 

Dola dillere.. Her kapının arkasından o duyguyu anlatmaya çalışan sözler, yazılar, şarkılar, türküler çıksın..

Vıcık vıcık😂

Gürültülü..

Özel günlerde de arttır dozu..

Mesela..

Anneliğin, öğretmenliğin, babalığın, ne bileyim kadın olmanın; ne kadar zor, meşakkatli, kıymetli olduğunu anlatan yazılar, şiirler, paylaşımlar..

Öyle ki, kelimeler, anlatmaktan öte, ispat etmek için yarışsınlar..

Uzun, süslü cümleler havada uçuşsun..

Çok fena..

Zerre kadar etkilemediği gibi beni, sinir de ediyor🙃

Gerçi bazısı etkileniyor da olabilir..

Söyleyecek bir şey yok..

Benim yazım her zamanki gibi, kendimce😂

Sağlıcakla..

Etiketler: