OYUN..



Parktayız..

Oyun oynayan çocukların sesi, biraz kuş, biraz köpek sesi, salıncağın gıcırdayan sesi, tahterevallinin yere vurunca çıkardığı ses, bir orkestra gibi..

Orkestra ama şefsiz.. Yine de gayet güzel gidiyor derken..

Bir ses? Ne sesi, yabancı sanki!?

Bir baba, evet, şef olmaya aday, oyun kurmaya çalışıyor, çocukların tepesinde, neyi nasıl oynamaları gerektiğini anlatmaya çalışıyor, çocukların dikkati de ona yönelmiş durumda..

Başta fena değil, yol gösteriyor, ama tadında bırakmıyor.. 

Karışıyor, karıştırıyor..

Eğreti duruyor adam, farkında mı acaba!?

Biraz duruyorum, izliyorum adamın oyun kurma çabalarını..

Sonra, bir başka anne giriyor söze, şakayla karışık, “yahu rahat bırakın da oynasın çocuklar, çocuk onlar” diyor..

Adam, duymazlıktan geliyor.. Kadın da fazla muhatap olmak istemiyor belli.. Çocuğunu biraz çekip çıkarıyor ortamdan.. 

Adam devam ediyor..

Gözlemliyorum.. Bildiğim, duyduğum, okuduğum noktaları test etmek için belki de bir fırsat diyorum..

Bir yandan da müdahale etsem mi diye aklımdan geçiriyorum..

Neler söylesem..

Önce yumuşak bir giriş yapmalı ki, adam bir anda şaşırmasın, tepki vermesin dimi?

Tamam, şimdi sevgili baba, belli ki çok iyi niyetle burdasın, uğraşıyorsun..👍

Ama..

Burası bir park..

..ve burada bambaşka bir dünya var, bizlerin ne kadar uğraşsak da tam olarak algılayamayacağı..

Serbest, yapılandırılmamış..

Yaratıcılığı, hayal gücünü destekleyen, oyuna kendilerinden de bir şeyler katabilecekleri, duygularını dışa vurabilecekleri, sosyalleşebilecekleri bir ortam..

Müdahalesiz.. 

Sadece, oyundan keyif almaları, eğlenmeleri, güzel vakit geçirmeleri önemli, bir sonuca ulaşması gerekmiyor..

Gibi bir şeyler söylesem anlaşılır mı diye düşünürken.. 

Park, üç yaşındaki bir çocuğun sesiyle çınlıyor.. "O kırık bi plastik tas değil, o bir uçaaak!"

Benim kurduğum tüm cümlelerden evla..

Başka söze gerek kalmadı..

Ben de ziyan olmasın dedim, buraya yazdım..😂😂😂

Sağlıcakla..


Etiketler: , , ,