KELİMELER!! İZNİNİZLE..




Kişilik analiz testleri, karakter testleri vardır, bilirsiniz. Hani böyle bitmeyen sorular.. Cevabınız a şıkkıysa cevabın içi dolu üçgen, b şıkkı ise yuvarlak.. sonuçları hesaplarken hepsinin bir puanı var. Evet, kareler çoğunluktaysa siz uslanmaz bir duygusalsınız gibi, sonuçları size gayet net veren testler.

Ya da resme baktığınızda, ilk at görüyorsanız şu’sunuz, yok böcek gördüyseniz başka bir şey..🙂

Soruları okurken çoğu zaman cevabınız net olmaz, bazı bazı seçeneklerden birine yakın olursunuz. Sona doğru sıkılırsınız testten.. Ama hadiii, üşenmeyin, yoksa kendinizi nasıl tanıyacaksınız!!

Kendimizi tanımak bu kadar mı çok istiyoruz ? Hani bunun yolunun böyle bir testten geçebileceğine inanacak kadar mı hevesliyiz kendimizi tanımaya?

Sonuçları okuyunca, her güzel sıfatla o kocaman egomuz bir okşanıyor galiba, vallahi tam beni anlatmış diyoruz. Ondan mı yapıyoruz bu testleri yoksa..

Yok sanmam, sadece bu sebeple olamaz. Gerçekten de, biri bize bizi anlatsın istiyoruz sanırım.. Kendimizi tanımlamak istiyoruz, kendimizi çözmek, kelimelere sığdırabilmek istiyoruz galiba. 

Oysa, çokça zamanlardaki biz, hissettiklerimiz, yaşadıklarımız kelimelerden daha karmaşık. Hepsinden sanki.. 

Bazen, arabadan dışarıyı seyrederken yüzlerine bakarım yoldan geçenlerin. Ruh hallerine bir sıfat bulmaya çalışırım. Ama o kadar az ki bu sıfatlar, bir sayayım mı en basitinden, üzgün, mutlu, kırgın, sinirli, sakin, huzurlu, huzursuz, telaşlı.. ilk aklıma gelenler bunlar.. ama ruh halimiz genelde bunlardan birkaç doz karışık olmuyor mu..

Mesela şu genç kadın sanki “İşine yetişme telaşında, ama bugün öyle mutlu olmuş ki, dün yaşadığı kızgınlık, kırgınlığa dönüşse mi yoksa geçip gitse mi kararsızlığında”..

Kelimelerle aram iyidir, ama insana dair olanları gerçekten anlatacak, tasvir edecek güçte olduklarına inanmam açıkçası..

Bu nedenle, kendimizi, sevdiklerimizi, sevmediklerimizi, ilişkilerimizi tanımaya çalışırken kelimelerin keskin sınırlamalarına izin vermemek daha insani geliyor bana. Hayat uzun, öğreniyoruz, değişiyoruz, gelişiyoruz. 

Hayat, daha muğlak bir bakış açısı gerektiriyor gibi sanki.. 

Daha esnek algılar.. cümleler.. değerlendirmeler.. daha az etiket.. daha az sıfat..  anlamaya çalışan beyinler.. daha yapıcı ve insani eleştiriler, ve daha az ötekileştirme..

Zorlaştırmayalım.. çok bilmeyelim her şeyi. Kendimizden o kadar da emin olmayalım canım..İnsan dediğin derya deniz. Kendimizi, insanları, yaşadıklarımızı, üç beş sıfatla tanımlayıp kafamızda somutlaştırmayalım.. az bir esnek olalım ki hayat bizi besleyebilsin, öğretebilsin..bizi kendimizle ve insanlarla barıştırsın.

Sağlıcakla..













Etiketler: ,